İşyerine Ait Araç İle Kaza Yapan İşçinin İş Sözleşmesinin Feshedilmesi
7244 Sayılı Kanun, Covid-19’un ekonomik ve sosyal hayata olan olumsuz etkilerini azaltabilmek amacıyla 17.04.2020 Tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu kapsamda İş Hukuku alanında 4857 Sayılı İş Kanunu’na eklenen Geçici 10. madde ile bu kanunun kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın her türlü iş veya hizmet sözleşmesinin bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay süreyle İş Kanunu’nun 25 inci maddenin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde ve diğer kanunların ilgili hükümlerinde yer alan ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler dışında işveren tarafından feshedilemeyeceği düzenlemesi getirilmiştir. 17 Temmuz’da sona erecek olan fesih yasağı 30.06.2020 Tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Cumhurbaşkanı tarafından bir ay daha uzatılmıştır.
İşyerine ait araç ile kaza yapan işçinin iş sözleşmesi İş Kanunu’nun 25/2-i bendi kapsamında veya 18. maddesi kapsamında feshedilebilecektir. Şimdi sırasıyla bu fesih yollarını inceleyelim.
1-) İş Kanunu’nun 25/2-i bendi, Covid-19 önlemleri neticesinde yürürlüğe konan fesih yasağının kapsamı dışında kaldığından işveren, şartların oluşması halinde idari para cezası ödemeksizin işçiyi işten çıkartabilecektir. Bu madde ‘’ İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması. ‘’ şeklinde düzenlenmekte olup sözleşme feshedilmeden önce, zararın öğrenilmesinden itibaren 6 iş günü hak düşürücü süre bulunduğu gözden kaçırılmamalıdır.
Haklı nedenle sözleşmenin feshedilebilmesi için öncelikte araçta meydana gelen maddi hasarın işçinin 30 günlük brüt ücretinden fazla olması ve işçinin kusurlu olması gerekmektedir. Maddi zarar bir faturaya/belgeye dayanabilir. Soruşturma devam etmekte ise soruşturma dosyasında kusur tespiti için atanan bilirkişilerin raporu beklenmelidir. Yargıtay uygulamasına göre “Zararın işçinin kasıtlı davranışından ya da taksirli eyleminden kaynaklanmasının herhangi farkı bulunmamaktadır. İşçinin kusuru ve zararı, ayrı ayrı uzman kişilerce belirlenmelidir. İşçinin kusursuz olduğunun ortaya çıkması halinde işverenin haklı fesih imkanı olmadığı gibi, işçinin kusuru belli bir yüzde ya da belli bir oran olarak saptanmışsa; zararın miktarı da bu kusur nispetinde azaltıldıktan sonra otuz günlük ücreti aşıp aşmadığına bakılmalıdır.” Eğer işçinin kusur oranı %100 değil ise kusur oranına göre meydana gelen zararda işçinin payı belirlenmelidir.
Netice itibariyle tazminatsız haklı fesih için; işbu kazada işçi kusurlu olmalı ve araçta meydana gelen zarar işçinin 30 günlük brüt ücretinden fazla olmalıdır. Bu halde İş Kanunu 25/II-i uyarınca çalışanın sözleşmesi tazminatsız derhal feshedilebilecektir. İşveren açısından; kaza tutanağı, kusura ilişkin bilirkişi rapor tutanağı, kaza neticesinde maddi zarar söz konusu ise maddi zarara ilişkin fatura/belge, kaza yaralanmalı/ölümlü ise yaralanan/ölen kişilerin mevcut hukuki durumları birer delil niteliğindedir. Ancak her hâlükârda işçinin feshin haksız olduğu iddiasıyla dava açma hakkı bulunduğunu belirtelim. Burada onun kullanabileceği argümanlar ise; kusurunun belirli olmaması, araç kullanmaya yönelik gerekli eğitimleri almadığı, işyerinde hız sınırına ilişkin uyarı bulunmadığı vb. iddialar olabilir.
2-) İşveren açısından iş ilişkisinin sürdürülmesinin önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edildiğinden işçinin kusuru ile sebep olduğu trafik kazası neticesinde özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve güven duygusunun zedelendiği gerekçe gösterilerek İş Kanunu m. 18’e dayanılarak işçinin iş sözleşmesi feshedilebilir.
Araçta meydana gelen zarar işçinin otuz günlük brüt ücreti tutarında olmayıp kusura ilişkin bilirkişi raporu da henüz dosyaya gelmemiş ise diğer şartların sağlanması halinde geçerli sebebe dayanarak iş sözleşmesi feshedilebilir. Bu olasılıkta fesih bildiriminde bulunurken fesih sebebinin detaylı şekilde belirtilmesi gerekmektedir. Ancak Covid-19 sebebiyle getirilen fesih yasağına bağlı olarak geçerli sebeple işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde işveren tarafından idari para cezası ödenmesi gerekeceği gözden kaçırılmamalıdır.
Kasko sigortasının bozulması, araçta meydana gelen zarar, kazanın işyerinde meydana gelmesi ve başka işçilerin zarar görmüş olması, kaza neticesinde yaralının yoğun bakımda olması/ ölüm sebebiyle doğacak zararlar, işçinin kaza tutanağına göre kusurlu olduğu gibi sebepler fesih sebebi olarak açıklayıcı bir şekilde gösterilebilir. İşçinin işe girdiği tarihten itibaren disiplin kaydına bakılması ve eğer herhangi bir disiplin cezası almışsa bunun belirtilmesi de faydalı olacaktır.
İşçinin geçerli sebep ile iş sözleşmesinin feshedilebileceği bu ihtimalde işçinin savunmasının alınması gereklidir. Geçerli sebeple işçinin iş sözleşmesi feshedilecekse işçinin ihbar ve kıdem tazminatını alma hakkı vardır. Bu olasılıkta işçi fesih sebebinin geçerli olmadığı iddiasıyla işe iade talebinde bulunabilir, arabuluculuk süreci başlayabilir.